Diyarbakır’ın Ofis semtindeki Sanat Sokağı’nda 22 Ekim 2020 günü ablası Melek Aslan’ı, ablasının eski sevgilisinin azmettirmesiyle öldüren Mustafa Aslan ile azmettirici Orhan Vatansever’e verilen müebbet mahpus cezalarıyla ilgili sanıkların istinaf müracaatlarını inceleyen Ceza Dairesi, kararın yordam ve yasaya uygun olduğuna karar verip müracaatların reddiyle birlikte belgeyi en son kararı vermek üzere Yargıtay 1. Ceza Dairesine gönderdi.
AYRILMAK İSTEDİ FAKAT BU VEFATINA NEDEN OLDU
İstinaf Mahkemesi, Almanya’da kasaplık yapan ve orta ara Türkiye’ye gelen Orhan Vatansever’in Dicle Üniversitesi Matematik Kısmından mezun olup KPSS’ye hazırlanan Melek ile toplumsal medya üzerinden tanıştıklarını ve ortalarında duygusal bağ başladığını belirtti. Evlenmeye karar veren ikili ortasında problemler başlayınca Melek’in Sakarya’da yaşayan Orhan’dan ayrılıp Diyarbakır’da bir aparta yerleştiği kaydedildi.
Orhan’ın Melek’e 12 bin Euro para verdiği ve bu parasını geri almak için Diyarbakır’a gelerek kendisini kaldığı otelde bulduğu, ikilinin bir müddet daha birliktelik yaşadığı, lakin Orhan’dan gördüğü şiddet üzerine Melek’in polise başvurduğu ve tekrar ayrıldıkları, Orhan’a karşı uzaklaştırma kararı aldırdığı kaydedildi.
SÜLEYMAN SOYLU İLE MÜGE ANLI’DAN YARDIM İSTEMİŞ
İstinaf Mahkemesi, sanık Orhan’ın Melek’e verdiği paraları geri alamayıp terk edilmeyi kendi iç dünyasında kabullenemediği için İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya hitaben toplumsal medya üzerinden bildiri gönderip, “Bakanım âlâ akşamlar. Almanya’da yaşayan bir Türk vatandaşıyım. Lütfen bana yardım edin, artık dayanamıyorum. 1,5 yıl evvel tanıştığım bayan beni dolandırdı. Hangi mahkemeye gittiysem elim boş çevrildim. Bu bayan tanıştığı her erkeğe birebirini yapıyormuş. Lütfen bana yardım edin yoksa ben bu bayanı öldüreceğim. Aklım başımda değil” dediği tespit edildi. Müge Anlı’ya da, “Abla ne olur beni programa çıkarın. Haksızlıklara dayanamıyorum. Yoksa bir bayan cinayeti daha olacak.” diye bildiri yazdığı belirlendi.
SOSYAL MEDYADAN İFŞA ETTİ
Orhan’ın Melek’in ablası, ağabeyi ve eniştesine bildiriler gönderip Melek’in para karşılığı yaşlı adamlarla birlikte olduğunu, para için yapmayacağı şey olmadığını, kendisiyle de cinsel münasebete girdiğini yazdıktan sonra Melek’in erkek bir şahısla çekilmiş fotoğraflarını ailesine gönderdiği kaydedildi. Sanık Orhan’ın toplumsal medya üzerinden de Melek’in fotoğraflarını paylaşarak babasının ismini yazarak dolandırıcılık yaptıklarını, yaşlı erkeklerle birlikte olduğunu belirterek adreslerini bile paylaştığı belirtildi.
ŞERİATA NAZARAN ZİNA EDEN ABLA ÖLDÜRÜLEBİLİR Mİ?
Sanık Orhan’ın son deva olarak Melek’in erkek kardeşi Mustafa ile irtibata geçerek ablasının fuhuş yaptığına dair fotoğraflar paylaşıp adresini verdiğini, kardeş Mustafa’nın, “Allah’ından bulsun. Yaptıkları bizi ilgilendirmez, kardeşim olsaydı yanımızda olurdu, bizim kardeşimiz değil. İstersen bağışla, istersen mahpusa attır sen bilirsin” diyerek öldürme niyeti olmadığı lakin Orhan’ın “Senin ablanı Diyarbakır’ın yarısı tanıyor, Antalya’da öbür erkeklerle yatıyor” biçimindeki iletileriyle kardeşi Mustafa’yı tahrik ettiği kaydedildi. Bu durum üzerine Mustafa’nın ablasını öldürmeden bir hafta evvel google arama motorunda birden fazla “Şeriatta zina eden abla öldürülebilir mi? Şeriatta zinanın cezası, Şeriatta zina eden ablaya ne yapılır? Öldürmenin caiz, ya da farz olduğu durumlar hakkında bilgi verir misiniz?” üzere aramalar yaptığı ortaya çıktı. Mustafa’nın bu aramalardan sonra Orhan’ın tahrik edici sözleri ve aramalarıyla ablasını öldürmeye karar verdiği kaydedildi.
USTACA BİR PLANLA MELEK’İ KARDEŞİNE ÖLDÜRTTÜ
Sanık Orhan’ın adresi vermesi üzerine ablasının kaldığı aparta giden Mustafa’nın gezme teklifinde bulunduğu, akabinde gittikleri sanat sokağında ablasının başına üç kurşun sıkarak öldürdüğü belirtildi. Sanığın kendisini yakalayan polislere de, “Ablam o..p oldu, namus meselesidir” dediği, fakat Ahlak Ofis Amirliğiyle yapılan yazışmalara nazaran Melek’in fuhuş yaptığına dair rastgele bir kaydına rastanılmadığı öğrenildi. Sanık Orhan’ın ustalıkla bir planla Melek’i kardeşine öldürtmeye azmettirdiği, Mustafa’nın ise ablasını öldürme üzere bir kanısı yokken Orhan’ın cinayetten günler öncesi namus saikiyle tahrik edici iletileri, aramalarıyla başında öldürmeyi planladığına dikkat çekildi.
SİLAHLI GELMESİ ÖLDÜRME MAKSADINI TAŞIYOR
Orhan’ın Mustafa’ya ablasının kaldığı apartın en ince detayına kadar adresini verip Adıyaman’dan Diyarbakır’a geleceği güne kadar şahsen azmettirici olduğu vurgulandı. Sanık Mustafa’nın da silahlı olarak Adıyaman’dan Diyarbakır’a kadar gelmesindeki maksadın ablasını öldürmek olduğunu belirten İstinaf Mahkemesi, sanığın “Onu meskene götürmek için ikna etmeye gelmiştim, polis çağıracağını söyleyip bana bağırdı” biçimindeki savunmasının haksız tahrik indirimi almaya yönelik olduğundan prestij edilmediğinin altını çizdi. Mahkeme sanıklara verilen müebbet mahpus cezasının yöntem ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle itirazlarının reddiyle birlikte kararın onanmasına oy birliğiyle karar verildi.